külünç

külünç
gülünç, II I, 374

Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini. 2009.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • kulunç — is., cu, Ar. ḳulunc Şiddetli omuz ve sırt ağrısı Nefesi, kulunca, sıtmaya, havaleye, saraya, çarpıntıya birebirmiş. H. R. Gürpınar Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kulunç kırmak kulunç girmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • külüncə — (Meğri) qısabudaqlı tut ağacı. – Külüncədən yəxşi yarpax çıxmey …   Azərbaycan dilinin dialektoloji lüğəti

  • kulunç girmek — bir organda veya vücut bölgesinde birdenbire veya şiddetli sancı oluşmak, tutulmak Ayağıma fena kulunç girdi, diye topallayarak onları takip etti. B. Felek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • KULUNÇ — Tıb: Şiddetli bağırsak ağrısı. Omuzlarda ve vücutta bir ağrı …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • kulunç kırmak — ağrıyan yeri ovmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • topulgak — kulunç I, 502 yaraya konulan bir ot, topalak otu, Cyperus I, 502 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • tolgag — kadın küpesi II, 288 sıkıntı, kulunç ve iç ağrısı II, 288 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”